train Kelime Anlamı ve Kullanımı
- i, f tren, katar; saf; refakatçiler, maiyet; yerde sürünen uzun etek; silsile, takım, sıra, düzenli durum; sıra halinde barut; hayvanı tuzağa çekmek için sıralanmış yem; f alıştırmak, öğretmek, talim ettirmek; ehlileştirmek; dalları kazık veya duvara bağlayıp istenilen biçime getirmek (ağaç veya fidan); nişan almak (top); talim etmek; idare etmek; pehriz ile yarışa hazırlanmak; talim görmek train dispatcher tren hareket memuru train down zayıflama rejimi yap mak train oil balinadan alınan yağ train shed vagonların muhafaza edildiği depo train up yetiştirmek, terbiye etmek trained eye alışkın göz trained nurse diplomalı hastabakıcı, hemşire half trained yarı eğitilmiş over trained luzumundan fazla ve zararlı olacak derecede eğitilmiş train'able s talim olunabilir, eğitilebilir, alıştırılabilir, terbiyesi mümkün