track Kelime Anlamı ve Kullanımı
- i, f iz, eser, nişan; ayak veya tekerlek izi: yol: koşu yolu: spor atletizm, koşma, atlama ve atma: ray: dizi, seri; f izlemek, takip etmek; izini aramak: geçmek; iz bırakmak veya yapmak; iki tekerlek arasında uzanmak (mesafe) track down izleyerek bulmak track man (spor) koşucu, atlet track meet (spor) atletizm karşılaşması track shoe kabaralı ayakkabı across the tracks kenar mahallede double track çift hatlı (demir yolu) in one's tracks olduğu yerde jump the track raydan çıkmak; yoldan sapmak, geçmek, atlamak keep track of dikkatle izlemek; ilişkiyi devam ettirmek lose track of bağlantıyı kaybetmek, izini yitirmek make tracks acele gitmek off the track hattan çıkmış; konudan ayrılmış on the track konuyla ilgili on the right track doğru yolda in his tracks peşinde, izinde single track tek hatlı, tek yönlü singletrack mind aymazlık, gözü bağlılık the beaten track çok geçilmiş yol, işlek yol The children tracked snow into the house Cocuklar ayakkabılarıyle karı içeriye taşıdılar track'er i izleyen kimse