present Kelime Anlamı ve Kullanımı

    • i hediye, bahşiş, armağan
    • f takdim etmek, sunmak, arz etmek; tanıştırmak; huzura çıkarmak; göstermek; bir memuriyet için ismini arz etmek; nişan almak (tüfek) present a person with a thing, present a thing to a person birisine bir şey sunmak present an appearance görünmek; hazır bulunmak present arms ask silâhı önde tutarak selâm vaziyetinde durmak present oneself meydana çıkmak, görünmek present some difficulty güçlük çıkarmak
    • i şimdiki zaman; şimdiki durum; gram hal kipi, şimdiki zaman kipi at present şimdiki halde, şimdiki durumda for the present şimdilik, şu anda
    • s şimdiki; hazır, mevcut; gram şimdiki zamanı gösteren in the present case bu durumda; gram şimdiki zaman kipinde the present writer bu yazıyı yazan, imza sahibi the present worth of şimdiki değeri




online kişi ingilizce öğreniyor veya ingilizce kelime arıyor