hold Kelime Anlamı ve Kullanımı
- (f) (held) (i) tutmak; bırakmamak, zapt etmek; içine almak, istiap etmek; alıkoymak, salıvermemek, durdurmak; sahip olmak, malik olmak, elinde tutmak; devam ettirmek; inanmak, kabul ve tasdik etmek; devam etmek, iltizam etmek; mecbur etmek; yapışmak; dayanmak, sabit olmak; sadık olmak: değişmemek; devam etmek, arkası kesilmemek, ilerlemek; doğru kalmak; durmak; (i) tutma, tutuş; tutacak şey veya yer, tutamak; sığınacak yer, destek, dayanak noktası, istinatgah; hapishane; nüfuz, hüküm; (müz) uzatma işareti hold a thing over one bir şey ile durmadan tehdit etmek hold aloof uzak durmak, yaklasmamak, ilişki kurmamak hold at bay arada mesafe blrakmak, yaklaştırmamak hold back zapt etmek; kendini tutmak, çekinmek hold by (k)dili tutmak, inanmak hold down (k)dili yurütmek (bir işi); tutunmak, koyvermemek, elden çıkarmamak hold forth nutuk söylemek, uzun uzadıya açıklamak hold good geçerli olmak; değerini korumak hold in tutmak, zapt etmek; kendini tutmak hold in esteem saymak, saygı göstermek, hürmet etmek hold off uzakta tutmak, araya mesafe koymak; gecikmek hold on devam etmek, süregelmek; tutup düşürmemek Hold on ! (k)dili Dur! Bekle! hold one's ground durumunu muhafaza etmek, yerini korumak hold one's head high eğilmemek, başını diktutmak, mağlup olmamak; yüzü olmak hold one's own geri gitmemek, ayak diremek, mevkiini muhafaza etmek hold one's peace veya tongue dilini tutmak konuşmamak hold out dayanmak; ileri sürmek; tahammül etmek; yetmek; ayak diremek hold out on one birinden gizlemek hold over ertelemek, tehir etmek; belirli bir süreden fazla devam etmek; tehdit etmek hold together bir arada tutmak; ayrılmamak; hakikate uygun görünmek, tutarlı olmak (ifade) hold up tutmak, yardımda bulunmak, korumak; arzetmek, göstermek, teşhir etmek; durdurmak, engel olmak; yolunu kesip soymak hold water su kaldırmak; (k)dili geçerli olmak, makul olmak hold with aynı fikirde olmak, (bir kimseyi) tasdik etmek Hold your horses! (k)dili Dur, bekle!
- (i) gemi ambarı; geminin iç tarafı