have Kelime Anlamı ve Kullanımı

    • (f) (had, having) kural dışı çekimleri: simdiki zaman 1, you, we, they have (eski thou hast); he, she, it has (eski hath) geçmi zaman had (eski thou hadst) malik olmak, sahip olmak; olmak; saymak; tutmak; almak; elinde tutmak, hâkim olmak; fikir taşımak; elde etmek, ele geçirmek; ettirmek; (kdili) aldatmak; (kdili) cinsel ilişkide bulunmak Yardımcı fiil olarak geçmiş zamanı gösterir (msl I go Giderim I have gone Gittim) have to meli, malı (msl I go Giderim I have to go Gitmeliyim) have a hand in bir işle ilgisi olmak; bir işin içinde parmağı olmak have a mind to niyeti olmak have and hold kanunen sahip olmak have at işe koyulmak I've been had Üç kağıda geldim have done with bitirmek, işi tamamlamak have had it argo bıkmak (msl I've had it: I am go ing to divorce my husband Artık bıktım; kocamdan boşanacağım); artık yetmek (msl, He's been cheating me for years, but now he's had it Senelerdir beni aldatıyordu, ama artık yeter) have in mind hatırında tutmak, aklında olmak have it coming hak etmek have it in for (bir kimseye) kin beslemek, kinci olmak have it in one kabiliyeti olmak have it out bir davayı kavga veya münakaşa ederek sonuç landırmak Have it your own way Siz bilirsiniz Nasıl isterseniz öyle olsun have none of izin vermemek, fırsat vermemek, kabul etmemek have no use for nefret etmek,^tiksinmek have on giyinmek have one's eyes on gözu kalmak have one's hands full çok meşgul olmak have something on someone elinde suçlayıcı delil bulunmak have to do with ilgisi olmak, alakası olmak have to go (kdili) sıkısmak as Plato has it Eflatun'un deyişiyle He will have it that iddia ediyor ki I had better go Gitsem iyi olur I had him there O noktada onu mat ettim I had rather go Gitmeyi tercih ederdim I'll have his head veya hide slang Elime geçirsem derisini yüzeceğim I was angry at him, so I let him have it Ona kızdım, onun için yüzüne bir yumruk indirdim veya onun için saldırdım Let him have it O alsın argo Hakkından gelelim Rumor has it that the government will fall Söylentiye göre hükümet düşecek The ayes have it Lehte oy kullananlar kazandı The boys had themselves a time Çocuklar eğlendiler We had news Haber aldık




online kişi ingilizce öğreniyor veya ingilizce kelime arıyor