great Kelime Anlamı ve Kullanımı
- (s), (z), büyük, kocaman, iri, cüsseli, azametli; çok, sayıca çok, külliyetli; uzun, sürekli; fazla; önemli; yüksek, meşhur; asil; mahir, usta; fevkalade; (kdili) mükemmel; (z), (kdili) çok iyi, yolunda great with eski hamile be great on (kdili) doğru malumatı olmak; meraklı olmak the great büyükler greats (i), (kdili) gözde kimseler Great Bear Büyük Ayı Great Britain Büyük Britanya great circle (coğr) büyük daire a great deal çok, pek çok the Great Divide bir kıtayı bölen su hattı; büyük kriz; öIüm ile hayatm arasındaki hat great friends iyi dostlar great horned owl büyük bir baykuş, (zool) Bubo virginianus Great Lakes ABD ile Kanada arasındaki göller topluluğu great organ (müz) büyük bir orgun en büyük ve pes sesli borular takımı Great Plains ABD ve Kanadanın Kayalık Dağları doğusundaki platoluk bölge Great Scott! Allah Allah! great seal hükümetin, resmi mührü great tit büyük baştankara, (zool) Parus major great toe ayak baş parmağı a great walk er yürüyüş meraklısı Great Wall of China Çin Seddi great white heron büyük balıkçıl, (zool) Ardea occidentalis; Egretta alba; Casmerodius albus It would be great if olsa çok iyi olur Iive to a great old age çok yaşlanmak greatly (z) çokça greatness (i) büyüklük