free Kelime Anlamı ve Kullanımı

    • (f) azat etmek, serbest bırakmak, çözmek; hapisten kurtarmak, tahliye etmek
    • (s), (z), özgür, hür, azat; serbest, kurtulmuş, baymsız; açık; bedava, parasız; (bot) ayrı; (kim) serbest terkipsiz; eli açık, cömert; teklifsiz, arsız; from ile azade, muaf, beri; of ile ari, kurtulmuş, serbest; (z) bedava, parasız free alongside geminin bordasında teslim free board parasız yemek Free Church devletle ilişkisi olmayan kilise free enterprise (ikt) serbest teşebbüs free flight roketin enerjisiz uçuşu freefrom pain ağrıdan kurtulmuş free gift karşılıksız hediye free kick spor serbest vuruş, frikik free lance serbest yazar veya fotoğrafçı free list (ikt) gümrüksüz giren eşya listesi; bir yere parasız girenlerin listesi, parasız dergi alanların listesi free liver her şeyden bol bol yiyip içen kimse free love bir erkekle bir kadının nikâhsız olarak birlikte yaşaması free on board (tic) gemide teslim, fob free port (tic) serbest liman free thought (özellikle on sekizinci yüzyılda) serbest düşünce free trade (tic) serbest ticaret, yüksek gümrük resminden muaf milletlerarası ticaret free verse siir serbest nazım free wheel (oto) rnotorun hızı arabanın hızından az olduğu zaman tekerleklerin serbest dönmesini sağlayan tertibat; bisiklette pedallar kullanılmayınca arka tekerleği serbest bırakan kenet free with his money eli açık, cömert make free with lâubali olmak, yüzgöz olmak set free serbest bırakmak, azat etmek freely (z) serbestçe




online kişi ingilizce öğreniyor veya ingilizce kelime arıyor