end Kelime Anlamı ve Kullanımı
- i uç, son, nihayet, baş; akıbet, encam; gaye, amaç, niyet, maksat, meram; sonuç netice end for end uçları ters çevrilmiş end on den baş başa, tam pruvada; tos vuruşu gibi baş başa end to end s sıra ile veya uç uca dizilmiş at loose ends boşlukta, gayesiz; işsiz, ortalıkta at ones wit's end aklı başından gitmiş, şaşırıp kalmış from beginning to end baştan sona from end to end bir uçtan bir uca go off the deep end kdili kendini zor duruma sokmak, düşünmeden ileri atılmak; çok sinirlenmek, duygusal kontrolu kaybetmek; intihar etmek in the end sonunda, nihayetinde He is at the end of his tether çaresizlikten kıvranıyor Bütün imkânlarını kullanmış keep one's end up sorumluluğunu çok iyi bilmek; kendini gayet iyi savunmak make an end of bitirmek, son vermek; mahvetmek, işini bitirmek, öldürmek make both ends meet geçinebilmek, geliri giderine denk gelmek, ayağını yorganına göre uzatmak no end sonsuz, pek çok odds and ends ufak tefek şeyler on end dik, dikine; mütemadiyen, üst üste put an end to son vermek to the end that gayesi ile world without end ebediyen
- f bitirmek, son vermek, nihayete erdirmek; sonuna gelmek; ortadan kaldırmak, imha etmek; öldürmek; bitmek, tamam olmak, nihayete ermek; ölmek end up bitirmek, son vermek; sonunda olmak