door Kelime Anlamı ve Kullanımı
- (i) kapı doorbell (i) kapı zili door keeper (i) kapıcı doorknob (i) kapı tokmağı doorman (i) kapıyı açıp kapamakla görevli kimse door (mat) paspas doornail (i) eski zamanda kullanılan iri başlı kapı çivisi door plate isim yazılı kapı tabelası doorstep (i) eşik doorstop (i) kapı tamponu doorway (i) kapı aralığı, giriş, antre have a foot in the door mec postu sermek; adımını atmak at death's door ölmek üzere, bir ayağı çukurda darken the door birisinin evine gitmek, uğramak dead as a doornail olmuş gitmiş deaf as a doorpost duvar gibi sağır Iay at the door of suçlamak, kabahat yüklemek next door kapı komşu, yakın out of doors dışarıya, dışarıda; açık havada show one the door kovmak, kapıyı göstermek three doors off üç ev ötede