bow Kelime Anlamı ve Kullanımı
- i baş, pruva (gemi)bowman i baş tarafta kürek çeken adam; filikada pruvacı
- i baş eğerek selamlama, reverans
- f başını eğerek selamlamak, reverans yapmak; eğmek; başını eğdirmek; başını eğerek yol göstermek; ezmek bow and scrape yaltaklanmak
- i, f yay; okçu; kavis; gökkuşağı; boyunduruk; fiyonk; f, müz yay ile çalmak bow tie papyon kravat, kelebek kravat bow window kavisli daire şeklinde iç kısmı enli pencere